“Fikrimin İnce Gülleri :)”

Hani diyor ya parçada “Fikrimin İnce Gülü, Kalbimin Şen Bülbülü” işte ben de sonda söyleyeceğimi baştan söyleyeyim; yandaki karedekiler tam da kalbimin şen bülbülleri. Hayatımızın pek çok açıdan tepe taklak olduğu bu pandemi döneminde herkes farklı bir yönüyle zorluk yaşadı. İşini kaybedenler, sağlığını kaybedenler, yakınlarını kaybedenler bir yana bir de evde büyüyenler, yaşamı kısıtlananlar var. Elbette hanelerde genel anlamda iş yükü artan kadınlar var ama tüm bunların yanında ev içi istismar oranlarında artışlar var mesela içimizin kanadığı kısmıyla. Kısacası söylemeye utandığımız, şikayetlenmek için kendimizde hak bulamadığımız hayatlar var. Tüm bu hengamede büyüyen çocuklar var. Plan yapamadığımız, yaşam ve ölüm arasındaki çizginin her zamankinden daha da belirginsizleştiği dönemde büyüyen çocuklar. Bu onlarda neye mal oluyor, bunu zamanla göreceğiz. Elbette yaşam buna izin verirse.

Giriş biraz sıkıntılı ruh halime göre yön değiştirdi ama galiba yazmanın bana en iyi gelen yanlarından biri de içimdeki zorluğu tanımlamak ve ortaya çıkarmak. Dolayısıyla rahatlama hissiyatı da veriyor ve bu yazı biraz da kendime notlar gibi gidiyor. Hepimizin biraz kendimize iyi gelenlere sığınma ihtiyacı var. Ben de bu yazıyla o ihtiyaca sığınıyorum. Sıkıldığımda, bunaldığımda en çok doğaya koşuyoruz ya, arada böyle manzaralar kaydediyorum. Çünkü sonrasında o karelere bakmak da iyi geliyor bana. Aklıma bu satırları yazarken sevgili Leo Lionni’nin Frederick kitabı geldi. Çok sevdiğim bir kitaptır. Küçücük bir fare kış için hazırlık yapan arkadaşlarının aksine yiyecek değil de duygu topluyor. Buna zamanı geldiğinde ihtiyaç duyacaklarını anlatıyor arkadaşlarına. Nasıl güzel, nasıl doğru, nasıl hoş bir anlatımdır o öyle. Döner döner okurum ve şimdi anlıyorum ki galiba şu belirsiz zamanlarda ben de Frederick gibi anı topluyorum. Güzel anlar, güzel sohbetler ve baktıkça içimi huzur kaplayan kareler. Suyun kenarında duran kardeşler, doğa ve güzel bir gün de onlardan bir tanesi. Baktıkça altına yazılacak başka da şey gelmiyor; nasıl da “Kalbimin Şen Bülbülü” yazılmışsa, bu karedekiler de benim kalbimin şen bülbülleri. Hayata yeni başlıyorlar ve tepkileri çok güzel, neşelendirici ve kısır döngüden çıkartıcı. Heyecanları, merakları ve sözleri hem kocaman, hem de sıcacık bir etki bırakıyor etrafındakilere. O yüzden en çok onlardan yana olsun her şey diye geçiyor içimden ve buraya da yazıyorum. Hayat sizden yana, sizin için çabalayanların gayretinde geçsin ve dünya bu süreçten kendine ders çıkaran büyüklerin sayesinde yenilensin…