Zıplayan Şiirler

Bu akşam okuduğumuz kitap yine bir şiir kitabı. Hem de yine sevdiğimiz ikili Aytül Akal ve Mavisel Yener’in kaleminden çıkıyor. Üstüne bu sefer kitabın en arka kısmında yazıldığı haliyle; kedileri, çocuk kitapları resimlemeyi ve suluboyayı çok seven Gökçe Yavaş Önal çizimleriyle eşlik ediyor bu güzel ikiliye. Sonuç bizim küçük cadının şiir yazması oldu 🙂 Bunca güzel şiir ve çizim karşısında aşka geldi galiba diyeceğim ama küçük bir motivasyon cümlesi vardı elbette. O da kitap fuarında yanına uğradığımız sevgili Aytül Akal’ın kitabın ilk sayfasına “Armin, sen de şiir yazar mısın? Öpücükler” yazması oldu. Bu cümle ile başladık kitaba ve son sayfayı kapattığımızda, tam da Aytül Akal’ın cümlesinin karşısındaki boşluğa küçük cadının şiirini iliştirdik. Elbette okuduklarının ve onu harekete geçiren hayal dünyasının etkisiyle. Bence en güzel başarı anaokulundaki bir çocuğa şiir yazma denemesi aşılamak. Teşekkürler ikinize de ve elbette çizimleriyle bu sürece dahil olan Gökçe Yavaş Önal’a.

Bilgi Yayınevi tarafından basımı yapılan kitap, çocuklar için şiir kitabı olmasıyla bence zaten bir adım önde gidiyor. Ayrıca birbirinden farklı ve hayatın hemen her alanına hitap eden şiirler ile yaşamdan yana tutum sergileniyor. Çocuğun hayatında merak edeceği veya şaşkınlık yaşayacağı tüm cümleler usulca şiire dönüyor bu kitapta. Toplumsal duyarlılıklarını hissettiğimiz Aytül Akal ile Mavisel Yener’in “Korku” şiirini özellikle almak istiyorum buraya:

Korku
Dünya kocamanmış.
Hiç aldırmam
Fırtına, şimşek, volkan
Hiç korkmam
Ne soğuk ne sıcak
Ne kedi ne köpek
Ne yılan ne akrep
Beni savaşlar korkutur”

Daha üstüne ne yazabilirim bilmiyorum ama savaşların olmadığı bir dünya düşünü paylaşıyorum yazarların/şairlerin. Yine bir başka şiirde görme engelliler konu ediliyor. Bu da oldukça zarif bir dokunuş. Çocuğun kendi dışındakileri tanıması, bilmesi ve daha da önemlisi onun hislerini anlamaya çalışması anlamında bir giriş imkanı sunuluyor bu şiirle de. Ayrıca oldukça ustalıkla oyunlar oynanıyor sözcüklerle. Bu da okumayı keyifli kılıyor. Şiir kitaplarında yaşadığımız şeyi yine yaşıyoruz hal böyle olunca. O da örneğin 63 sayfalık bir kitabı tek seferde okumak. Asla bu keyfi yarıda bırakmak istemiyor mesela dinleyicisi 🙂

Biraz kişisel bir yazı gibi gelebilir ama elimdeki kaynak bu olunca, mecburen onun tepkileri dahil oluyor yazıya. Toplamda 39 şiir var kitapta. Hepsi de birbirinden renkli ve güzel. Sözler dans ediyor sanki ve biz arada dansı izliyoruz. Uyum daha önceki kitaplarında olduğu gibi bunda da “çocuk için iyi olan” ortak paydasında birleşen ve onların dilini yakalayan ikilinin özel yeteneği bence. Şiirlerde asla kim neyi yazmış diye düşünemiyorsunuz, sadece birbirini tamamlayan sözcüklerin tılsımı kalıyor dilinizde. Dolayısıyla bence birbirinin kuyusunu kazan onca olumsuz örneğe inat oldukça güzel bir şey yapıyor bu ikili. Elbette ayrı ayrı da kitapları var ama ortak çalışmalarında, onlar farkında olmasa da ayrı bir tad barındırıyorlar. “Şiirkardeşliği” adlı şiirde aslında kendileri de yazıyor ne yaptıklarını. Haydi gelin kulak verelim:

 

Şiirkardeşliği
Düşleri birleştirdik
Harfleri ekledik
Hepsini yoğurduk
Dipsiz kulpsuz
Bir tasa koyduk
Oyun kattık
Karıştırıp taktık
Sözcükler petek oldu
Hecelere bal doldu
Anlamları parlattık
Okuduk, yazdık
Biz artık
Şiirkardeşi olduk”

Kardeşlik kavramının içini böylesine güzel dolduran ve bunu kan bağı üzerinden değil de gönül bağı ve niyet birliği üzerinden yapan başka bir çift bilmiyorum 🙂 İyi ki şiirkardeşi olmuşsunuz. Kitapta bir çocuğun hayatındaki hemen her şey aniden şiir olup önümüze gelebiliyor. Aile, kedi, ağaç, nineler, kuşlar, babalar ve daha neler neler. Ben daha fazla anlatmaya ve aktarmaya çalışmayayım da bence siz çocuğunuza/yeğeninize/kardeşinize (okul öncesi olsun özellikle ve siz de ona okurken bu keyfi yaşayın, ilk tepkilerine tanık olun) bu şiirleri kendiniz okuyun. Gün içinde ne yaşarsanız yaşayın, inanın kitabın ilk sayfasından itibaren daha olumlu duygulara kapılacaksınız.

Gelelim kitap fuarında bu kitabı aldığında önümde tin tin giden küçük cadıma ve onun şiirine:

Orman Gülü
Ormanlar güneşimde açan doğrulardır
Ormanımız neşe dolar
Ormanımız park dolar
Ormanımız Ekim’den Kasım’a kadar gider
Orman gülü Armin Doğan”

O söyledi ben de Aytül Akal’ın notunun karşısına yazdım söylediğini. Ne diyelim daha pekçok çocuğa ilham, neşe ve hareket versin şiirleriniz 🙂

Şunlar da Hoşunuza Gidebilir...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.