Spor ve doğa aşığı bir hekim çocukları çağırıyor :)

Bir süredir çalışmalarını izlediğim ve son dönemlerde çocuklar ile ilgili harika projeler içinde olan birisi bugün “oğlak sohbetleri”ne dahil oldu. Dr. Selvi Çınar. Ya da başka bir ifade ile Kocaeli Doğa Sporları Kulübü Başkanı. Bu sohbete konu olan kısmı daha ziyade çocukları spora dahil etme çabası ve elbette bu sebeple daha yakından tanıma isteğimiz. 

Sporla profesyonel anlamda ilk defa ikizlerinin doğumu sonrası (1995) tanışıyor Dr. Çınar. 2003 yılında Kocaeli Yükseköğrenim Derneği Arama Kurtarma ve Medical Ekibi’ne dahil oluyor ve bundan sonrası hayatının vazgeçilmezi oluyor sporun farklı dalları. Doğa yürüyüşleri, tırmanma derken su sporları alıyor yerini. Bunları yaparken üç erkek çocuğu annesi olan Dr. Çınar, anneliğinin kendisine sunduğu zorlukları keyfe dönüştürenlerden. Çünkü çocuklarıyla sporun içinde olmaya çabalıyor hayatı boyunca.
 
Daha fazlasını gelin kendisinden dinleyelim;
 
Saadet: Selvi hanım zor olmadı mı üç çocuklu bir anne olarak sporla bu kadar uğraşmak?
 
Selvi: Hayır aksine ben her zaman çocukların ebeveynleri ile sporun içinde olmalarından yanayım. Böylece çocuklar anne babalarıyla nitelikli zaman geçirmiş oluyor. Hatta çok güzel bir anımı paylaşayım. 3 sene önce çocuklu ailelerle beraber bir kampa katılmıştık. Doğa Sporları Kulübü’nün kampıydı ve üniversite sınav sonuçları açıklanacaktı. Biz kampı bölmeden devam ettik ve aynı anda 18 çocuğumuzun sınavı kazandığı haberini aldık. Beraber sevindik ve sevincimizi arttırdık. Benim için unutulmaz olanlar arasındadır o kamp ve orda yaşadıklarımız.
 
Saadet: Çocuklarla doğada spor yapmak nasıl bir şey peki?
 
Selvi: Çok keyifli bir şey. Çocukların heyecanları ve mutlulukları görülmeye değer. Zaten evlerde televizyon, internet ve buna benzer şeylerle kuşatılmış durumdalar. Okullarına bile hemen hepsi arabayla veya toplu taşıt ile gidiyor. Yani hareket yok denilecek kadar az. Oysa yüksek bir enerjileri var çocukların. Kaliteli besleniyorlar, iyi koşullarda yaşıyorlar belki ama bu toplanan enerjinin boşaltılacağı kanallar yok. Oysa doğa tam da hareketin yeri. Mücadelenin aynı zamanda. Orda gereken çabayı gösteremezsen tutunamazsın, düşersin veya ıslanırsın. Bundan keyif alırsın, kaldı ki çocuklar fazlasıyla alıyorlar. Kısacası bence çok eğleniyorlar.
 
Saadet: Son gezinizden kareleri gördüğüm an sizinle konuşmaya karar verdim ve soluğu yanınızda aldım. Çocuklarla beraber bir doğa etkinliği içindeydiniz. Biraz bahseder misiniz?
 
Selvi: Elbette. Bilgi Küpü Koleji öğretmenleri ve Okul Aile Birliği ile ortak bir organizasyonla Sapakpınar Yürüyüşü’ne gittik. Daha öncesinde de okula çocuklara doğa sporlarını anlatmak için gitmiştim zaten. Yani anlatılanları kısmen deneyimlediğimiz bir etkinlik oldu bu. Çocuklar da, aileleri de, bizler de oldukça nitelikli ve güzel zaman geçirdik.

Doğa sporları hakkında bilgi aktarıyor Dr. Çınar.

Saadet: Çocukların doğa içinde halleri nasıl? Sizi etkileyen bir diyalog oldu mu?

Selvi: Bence ait oldukları ve en özgür bırakıldıkları yer doğa zaten. Bu anlamda hepsinin mutlu olduğu görülüyordu. Batu adında bir çocuğun sınavı olduğu halde babası onu etkinliğimize getirmişti. Çocuk “iyi ki geldim, iyi ki” dedi ve bunu duymak güzeldi. Bu beni çok etkiledi. Az önce de söylediğim gibi hareketi en rahat doğada yakalıyor çocuklar. Normal ve gündelik hayatımızda maalesef bu azaldı. Çocuklar eğleniyor, tanıyor, dokunuyor ve keşfediyorlar doğada. Doğanın bir parçası olduklarını fark ediyorlar aynı zamanda. İp atlıyoruz, suya girip çıkıyoruz, tırmanıyoruz ve aklınıza ne gelirse yapıyoruz. Kirlenmekten korkmuyoruz ve çekinmiyoruz. Kısacası bizler de çocukluğumuza dönüyoruz bu etkinliklerde.

Saadet: Peki sizce ne zaman çocukla spora ve etkinliklere başlanmalı?

Selvi: Bence doğar doğmaz. Çünkü bu çocuğun kendi doğası. Onu yok etmeye hiç gerek yok. Hayata dair ne varsa doğada var ve çocuklar hareketle, sporla, kısacası doğanın içindeki döngüde en eğlenceli öğrenme yöntemindeler aynı zamanda.
 
Saadet: Sizce insanlar neden doğada bunca keyifli?
 
Selvi: Benim kendi fikrime göre bizler gündelik hayatın içinde, telaşlarımızda ve iş hayatlarımızda çok da gerçekçi olmayan bir şeyler yaşıyoruz. Sosyal medya sayesinde belki herkes anında her şeye ulaşabiliyor ama aslında yalnızlıklarımız artıyor. Bu da bizleri mutsuz yapıyor. Ama doğa çok farklı. Orda yanındakine güvenmek zorundasın. Düştüğünde, suya kapıldığında veya tehlike anında o sana el uzatıyor. Bu güven aslında şehirde olmayanı geri getiriyor. Grup olarak hareket etmek güvende hissettiriyor katılanları. Paylaşıyorsun her şeyi. Bir de ve bence en önemli nokta şu, doğada herkes eşit. Yani kimsenin bir statü sorunu olamaz doğanın içinde. Ayrıca yaş sınırı da yok. Yani bir çocukla bir büyük hayatı paylaşıyor orda, yemeğini ve sohbetini paylaştığı gibi. Beraber kirleniyorlar, ıslanıyorlar ve eğleniyorlar. İhtiyacımız olan tek şey kıyafet ve yiyecek. Bundan sonra zengin olsanız da işe yaramıyor. Bu nedenle bence herkes olabildiği kadar kendini yaşıyor ve bu da onları mutlu ediyor.
 
Saadet: Sizi de mutlu ediyor bu etkinlikler değil mi?
 
Selvi: Elbette. Hem de nasıl. Bir ağacı düşünün, tam kurudu, bitti diyorsunuz ama o yeniden canlanıyor. Umut veriyor doğa insana, her zaman hem de. Bu da bizi gerçek hayattaki sıkıntılarımıza karşı daha güçlü kılıyor. Benim için aynı zamanda huzuru bulduğum yer doğa.

İşte doğada çocuklar 🙂

Saadet: Çocuklarınız ne diyor bu etkinliklere?
 
Selvi: Üç oğlum var. Onlar benden dolayı zaten antremanlılar çocukluklarından. Şimdi ikizler 22 yaşında mesela. Kendi hayatları var ama haftasonları için soruyorlar “Anne ne etkinliği var, biz de gelelim, ama bizi fazla zorlama.”  Onların da artık hayatlarının bir parçası spor.  
 
Saadet: Ailelerin genel anlamda spora yaklaşımları nasıl?
 
Selvi: Bizim etkinliklerimize katılanlar zaten istekli ve hevesli. Ancak genel anlamda çocuklu aileler bence alabilecekleri kadar keyif almıyorlar bu süreçten. Aileler çocuklarıyla nitelikli zaman geçiremiyor aynı zamanda. Bir de ben şuna çok inanırım. Bir şeyi çocuğa söyleyerek yaptıramazsın. Ona ancak göstermen gerekir. Ama bu bir seferlik gösterme değil. Siz davranışlarınızla çocuğa örnek olacaksınız. Bunun başka yolu yok.
 
Saadet: Siz çocuklarınızdan bir örnek verir misiniz? Neyi davranışsal olarak vermeye çalıştınız mesela?
 
Selvi: Örneğin kitap okumak. Ben çocuklarıma küçükken kitap okumaları konusunda sözel bir şeyler söylemenin anlamlı olmadığını düşünerek belirli bir kural koydum. Dedim ki “akşam saat dokuzda bu evde herkes kitap okuyacak.” Bu kuralı önce istemediler ve nerdeyse bir hafta zorlandılar. Ama kararlı davrandım ve önce her defasında ben elime aldım kitabımı. Televizyon açmak bu saatte yasaktı. Her akşam okuma saatini süreç içinde öyle güzel benimsediler ki bir haftanın sonunda tek söze gerek kalmadı. Zaten iyi olanı siz gösterirseniz hayatınızdan çocuklar alır onu. Söze gerek duymazlar çoğu zaman.
 
Saadet: Peki sizce Kocaeli doğa sporları için nasıl bir yer?
 
Selvi: Hiç mütevazi olmayacağım bu konuda, bence kesinlikle cennet. Bahçecik, Ballıkayalar, Kefken, Kerpe, Yuvacık ve daha birçok yer çeşitli sporları yapabileceğimiz fırsatı veriyor bize. Bu anlamda şehrin diğer olumsuzlukları yanında spor yapmak için çok şanslı bir yer olduğunu düşünüyorum. İstanbul’dan çokça ekip buraları tercih ediyor. Bence şehirde yaşayanlar da bu fırsatı kullanmalı.
 
Saadet: Ne dersiniz çocuklu ailelere?
 
Selvi: Mutlaka ama mutlaka sporu hayatlarına alsınlar. Doğanın içinde çocuklarıyla etkinliklere katılsınlar. Onlarla eğlenirken aynı zamanda kendileri de mutlu olacak, ben buna eminim. Çocuklar onların hareketi kazanmalarında bence şans. Bu şansı iyi değerlendirsinler. Çocuklar aynı zamanda çok güzel bir dile sahip. Yalın, duru ve net. Size çok iyi doğa ve spor arkadaşı oluyorlar. Ben hem anne, hem de sporcu olarak bunu rahatlıkla söyleyebilirim.
 
Saadet: Anladığım kadarıyla sizden yeni etkinlik takvimi ve projeler gelecek?
 
Selvi: Elbette. Çok fazla şey var kafamızda. Özellikle de çocukların doğa sporlarına aileleriyle katılmaları konusunda. En yakın etkinliğimizi söyleyeyim 29-30 Nisan 2017 tarihlerinde aile çadır kampımız var Bilecik’te. Etkinlik detaylarında köy gezileri, tarihi ve doğal güzelliklerin gezilmesinin yanında bir sürü heyecan verici çalışmamız var. Gerekli duyurularımızı zaten yaptık. Kulübümüze bu konuda başvurular yapılabilir. Kamp ateşimizi yakarken doğayı ve sporu seven herkesin de yanımızda olmasını isteriz.
 
Saadet: Çok teşekkür ederim bu keyifli sohbet için. Sizi daha yakından tanıma şansımız oldu.
Selvi: Ben teşekkür ederim. Çocuklarla ilgili bir alanda olmak benim için de güzeldi. 

Doğa, biz oğlak ebeveynleri çağırıyor 🙂

Şunlar da Hoşunuza Gidebilir...

2 Responses

  1. Unknown dedi ki:

    Gerçekten çok nokta vuruşu bir röportaj okudum şu anda, benim de aklımdan geçen bir şeydi, çocuğumla birlikte bir kampta yeralmak, ya da doğa yürüyüşlerine katılmak. Hemen Kulübün sayfasını ziyaret edip bilgi alacağım.

    Çok teşekkür ederim.:)

    Çok teşekkürler.

  2. Çok güzel şeyler değil mi çocukların doğada olması. bence de mutlaka katılınması gereken etkinlikler. Ben de müsait olunca başlayacağım

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.